Newcastle Üniversitesi’nde (İngiltere) eğitim teknolojisi profesörü Profesör Sugata Mitra’nın 1999 yılında uygulamaya koyduğu deneyler.
Mitra 1999’da Yeni Delhi’de bir yazılım geliştirme şirketinde biliminsanı olarak çalışmaya başladığı dönemde şirket binasının yanında bir gecekondu mahallesi vardı. Bir hevesle duvarın gecekondu mahallesine bakan tarafındaki deliğe bir bilgisayar koydu. Yoksul çocukların nasıl tepki vereceğini merak ediyordu.
Bir eğitmen, ders kitabı ya da not yoktu, sadece bir bilgisayar vardı.
Çocuklar daha önce hiçbir deneyimleri olmamasına rağmen kendi kendilerine bilgisayarı kullanmayı öğrenmeye başlamışlardı.
Günümüzde “duvardaki delik” deneyi olarak bilinen bu deney, kısa sürede Hindistan’daki başka köylerde de tekrarlandı.
Yüzbinlerce çocuk, sayıları üç yüzü aşan “öğrenme istasyonları”nı kullandı; her seferinde ilk deneyin sonuçlarına ulaşıldı.
Ancak bu deneyler, sadece bilgisayar bilgisiyle sınırlı değil; Mitra’nın çabaları zamanla tutkuya dönüştü.
Mitra, 2010’da Hindistan’ın güneyindeki küçük bir köye bilgisayar götürdü ve bilgisayarı moleküler biyolojiyle ilgili bilgilerle doldurdu. 8-12 yaşlarında çocuklardan oluşan küçük bir grubu bilgisayarı keşfetmeye teşvik etti, bilgisayarı ve içindekileri ilginç bulacaklarını düşündüğünü söyledi.
Sonra çocuklara faydası dokunacak hiçbir tavsiye ve bilgi vermeden ya da yönlendirme yapmadan gitti.
Sonuçlar kayda değerdi: Sonraki yetmiş beş gün içinde çocuklar bilgisayarı nasıl kullanacaklarını çözdüler ve öğrenmeye başladılar.
Mitra köye geri döndüğünde moleküler biyolojiyle ilgili yazılı bir sınav yaptı. Çocuklar, yaklaşık her dört sorudan birine doğru cevap verdi. Bundan yetmiş beş gün sonra ise yardımsever bir köylünün de teşvikiyle çocuklar her iki sorudan birine doğru cevap veriyordu.
Mitra, “Çocukların önüne bir bilgisayar koyup diğer tüm yetişkin sınırlamalarını ortadan kaldırırsanız tıpkı bir çiçeğin etrafındaki arılar gibi bilgisayarın etrafında kendiliklerinden örgütlenirler.” diyor.
Bu, çocukların deneyin başındaki cehalet seviyesi göz önünde bulundurulduğunda ilginç bir olay.
İnternete erişimi olan herkesin kolayca bilgiye ulaşabilmesinden dolayı Mitra, Bilgi Çağı’nda yeni bir eğitim yönteminin mümkün olduğuna inanıyor.